Bulut Bilişim;
Doç. Dr. Murat Demirbaş (SUNY Buffalo Univ.)

Bulut bilişim son zamanlarda endüstri ve akademide en çok ilgi çeken konuların başında gelmektedir. “Kullandığın kadar öde”, “elastik ölçeklenirlik” modelleriyle, pek çok katman ve servisler için sunduğu programlanabilir arayüzleriyle bulut bilişim, dev ölçekli web servisler kurmayı ve büyük veri analiz sistemleri oluşturmayı kolay hale getirmektedir. Bu konuşma, temel bulut bilişim kavramlarını ve teknolojilerini sunacak ve bulut bilişim konusundaki en son araştırma ve yenilikleri özetleyecektir. Ayrıca, bulut bilişim ve yüksek başarımlı hesaplama araştırma konularının karşılaştırması yapılacak ve tümleyici ve çelişik yanlarına değinilecektir.

Özgeçmiş:
Doç. Dr. Murat Demirbaş Yüksek Lisans ve Doktora derecelerini The Ohio State University Bilgisayar Bölümünden 2000 ve 2004 yıllarında almıştır. Massachusetts İnstitute of Technology üniversitesinde Distributed Systems grubunda yaptığı doktora sonrası çalışmasından sonra SUNY Buffalo üniversitesindeki görevine başlayan Dr. Demirbaş halen bu üniversitede doçent olarak görev yapmaktadır. Dr. Demirbaş'ın araştırma konuları dağıtık ve ağlı sistemler, mobil hesaplama ve bulut bilişim alanlarındadır. Dr. Demirbaş 2008 yılında NSF CAREER ödülü, 2010 yılında Google Research ödülü ve SUNY Buffalo Exceptional Scholars-Young Investigator ödülünü almıştır.


Çok Çekirdekli İşlemciler ve Paralel Hesaplama;
Doç. Dr. Özcan Öztürk (Bilkent Üniv.)

İşlemci teknolojisi her geçen gün daha ilerlemekte ve her yıl yeni bir işlemci ailesinin piyasaya sürüldüğü görülmektedir. Bunu sağlayan en önemli sebep ise Moore yasası olarak da bilinen yonga üzerindeki transistör sayısının her 18 ayda iki kat artmasıdır. Eklenen yeni transistörler 2000'li yıllara kadar işlemci hızını arttırmakta kullanılırken ortaya çıkan yüksek enerji tüketimi ve buna bağlı olarak oluşan ısınma sebebiyle vazgeçilmiştir. Bunun yerine yeni transistörler birden fazla daha basit çekirdeğin tek yonga üzerinde toplanması şeklinde değerlendirilmeye başlanmıştır. Bu eğilim halen devam etmekte olup yonga üzeri çekirdek sayısı piyasada satılan son nesil işlemcilerde 6-8 mertebesindedir. Bunun yanında özel hizlandiricilar (special purpose accelerator) da son yıllarda daha yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Çok çekirdekli işlemciler açısından araştırma konuları önemini gittikçe artırmaktadır. Bu çerçevede önemli araştırma imkanları doğduğunu söylemek mümkündür.

Çok Çok Çekirdekli Mimariler: Çok çok çekirdekli işemciler (manycore processors) yaygınlığını artırmıştır. Bu bağlamda farklı amaçlar için tasarlanmış olan özel hızlandırıcılar genel hesaplamalar için de tercih edilir olmuştur. Düşük maliyetli paralel hesaplama sistemlerine yönelik arayışın bir sonucu olarak, bilgisayarların grafik işlemci ünitesinin (Graphics Processing Unit, GPU) genel amaçlı problemlerin çözümünde kullanılabileceğinin gösterilmesi önemli bir araştırma alanının doğmasına yol açmıştır. Nvidia'nın yeni nesil GPU işlemcileri, Intel’in x86 tabanlı MIC işlemci ailesi ve AMD'nin APU işlemcileri dikkate alınmalıdır.

Enerji Verimliliği: Enerji hem işlemci seviyesinde hem de veri merkezleri anlamında önemli konulardan bir tanesi olmaya devam etmektedir. Enerji kullanımının artması işlemcilerde farklı problemler ortaya çıkarmaktadır. Özellikle gömülü sistemlerde pil ömrü açısından enerji kritik bir konudur. Enerji yoğunluğunun artmasıyla hata oranları da artmakta ve bununla ilgili çözümler gerekmektedir.

Güvenilirlik: Yonga fabrikasyonunda kullnılan son nesil işleme teknikleri sayesinde transistör ölçüleri giderek küçülmüş ve bu da hata payının artmasını beraberinde getirmiştir. Bir başka husus ise yongalar arasında ortaya çıkan yadsınamaz farklılıklardır. Burada en kötü var sayılarak sistem tasarlandığı için potansiyel verim kullanılamamaktadır. Heterojenlik: Heterojen mimariler özellikle sundukları hem enerji verimli hem de performans özellikli işlemci çeşitleri sayesinde çok farklı tipteki uygulamaları destekleyebilirler. Örneğin IBM Cell mimarisi buna bir örnektir.

Paralelleştirme: Mimarilerin sunduğu imkanları etkin bir şekilde kullanabilmek ancak yazılmış olan programların paralel olmasıyla mümkündür. Programcıların büyük bir kısmı seri program yazmaya alışmıştır ve bundan vazgeçmek istemezler. Dolayısıyla otomatik paralelleştirme desteği ve gerekli aygıtlar çok önem kazanmıştır.

Özgeçmiş:
Doç. Dr. Özcan Öztürk, Lisans eğitimini Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nde tamamladıktan sonra sırasıyla Yüksek Lisans derecesini University Of Florida'dan, Doktora derecesini ise Pennsylvania State University'den aldı. Doktora sonrası 2 yıl boyunca Arizona'daki Intel Mobile Grubunda yeni nesil Intel işlemcileri için program optimizasyonu üzerinde çalıştı. 2008 yılında Bilkent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümüne katıldı. 2003 yılında 3 ay EPFL, Lozan'da, 2009 yılında 3 ay INRIA, Paris'de ve 2011 yılında 8 ay NEC Princeton Araştırma Laboratuarında misafir araştırmacı olarak görev yaptı. Seksenin üzerinde konferans ve dergi yayını bulunan Dr. Öztürk, 2006 International Conference on Parallel and Distributed Systems (ICPADS) En İyi Makale Ödülü, 2009 IBM Faculty Award, 2009 Marie Curie Fellowship, ve 2009 HiPEAC Paper Award'a layık görülmüştür. Institute of Electrical and Electronics Engineers (IEEE), Association for Computing Machinery (ACM), Gigascale Systems Research Center (GSRC), European Network of Excellence on High Performance and Embedded Architecture and Compilation (HiPEAC) üyesi olmanın yanında önde gelen IEEE, ACM vb dergilerde editör ve hakem olarak görev yapmaktadır.

davetli.txt · Son değiştirilme: 2012/04/04 15:01 Değiştiren: basarim